Bursa'da, tekstil sektöründe faaliyet gösteren firmalar, Tekstil Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TESİAD) çatısı altında bir araya geldi. Tekstil Sanayicileri ve İşadamları Derneği (TESİAD) Yönetim Kurulu Başkanı Cüneyt Dizdar, sektörde faaliyet gösteren üyelerinin markalaşması ve uluslararası arenada yer edinmesi için gereken tüm çabayı harcayacaklarını söyledi. Botanik Park'ta düzenlenen basın toplantısında konuşan Dizdar, Bursa'da 8 bin civarında tekstil firması olduğunu ve sektörde 60 bin kişinin istihdam edildiğini kaydetti. Türkiye'de kurulan 11 sentetik iplik fabrikasının 8'inin Bursa'da olduğunu hatırlatan Dizdar, Bursa'nın Türkiye'nin toplam iplik üretim kapasitesinin yüzde 75'ini karşıladığını ifade etti. TESİAD'ın İstanbul'da kurulması yönündeki taleplere rağmen Bursa'yı tercih ettiklerini dile getiren Dizdar şöyle konuştu: "Toplam 17 sanayi bölgesinin bulunduğu ilimizde faaliyet gösteren tekstil sanayicileri olarak Türkiye çapındaki örgütlenmenin ilk tohumunu Bursa'da attık. İplikten dokumaya, boyadan apreye, hazır giyim ve konfeksiyondan ev tekstiline kadar uzanan geniş bir yelpazede faaliyetlerini sürdüren müteşebbislerle bir arada olacağız. Artık TESİAD olarak sektörümüzün gür sesi olma ve örgütlü yapısını sürdürme adına bugünden itibaren bu görevi üstlendik. Tekstilde faaliyet gösteren üyelerin markalaşması ve uluslararası pazarlarda yer edinmesi için çalışacağız." Tekstil sektörünün son yıllarda kan kaybetmesine rağmen Bursa'da hala iyi konumda olduğunu dile getiren Dizdar sözlerini şöyle sürdürdü: "Yapılabilecek faydalı şeyleri gündeme getireceğiz. Üniversite başta olmak üzere önemli kuruluşlarla işbirliği yapacağız. Kavgacı bir yapımız olmayacak. Sıkıntıları konuşarak halledeceğiz. Sanayi Bakanlığı'nda bu işlere yıllarını vermiş insanlar var. Bürokratlara meseleleri anlatırken hep şikayette bulunmayacağız. Çözüm yolları sunacağız. Seramik ihracatı yapan firmalar bir dernek kurdu ve hükümetle yaptıkları görüşmeler sayesinde 2 yıl boyunca ödedikleri ÖTV'leri geri aldı. Tekstilciler niye bunu yapmasın? Seramikçiler bunu başarıyorsa, tekstilciler de talepkar olmalı. Biz yurtdışına daha fazla mal satmak için şartların eşit olmasını istiyoruz. İtalya ve Bulgaristan'daki rakiplerimizle elektriği aynı fiyata almak istiyoruz. Şartlar eşit olursa Türk tekstilcileri daha başarılı olacaktır. Bu yüzden derneğimiz önemli bir misyon üstlenecek." Türkiye'nin 2015'te dünya ticaretinden alacağı payın ise yüzde 5.17'ye çıkacağını vurgulayan Dizdar, Türkiye'nin tekstil sektöründen vazgeçmesinin söz konusu olamayacağının altını çizdi. İtalya ve Fransa gibi ülkelerin marka oluşturarak tekstil ihracatını sürdürdüğüne dikkat çeken Dizdar, "Ülkemizin de tekstilden çıkma gibi bir lüksü bulunmuyor. İşsizliğin yüzde 13.5 olduğu söyleniyor. İstihdam konusunda 1. sırada, ihracat kaleminde 2. sırada olduğunu düşünürsek tekstili feda edemeyiz. Milyar dolarlara alınan makineleri çöpe atamayız. Buralara çok büyük paralar harcandı. Şimdi 'tekstili bir kenara bırakalım' diyemeyiz. Vazgeçilecek bir sektör değil." diye konuştu. Dizdar, hükümetin ekonomi politikalarını da şu ifadelerle değerlendirdi: "Ekonomik politikalarda hatalar olabilir. Ama kötü niyetle yapıldığına inanmıyoruz. Dünya genelinde olan kriz bize teğet geçti. Çünkü ticari münasebetlerimiz olan yabancı firmalara baktığımızda bizden daha fazla etkilendiklerini görebiliyoruz."
